Avcı’nın açıklamaları şöyle;
HIZLI TREN PROJESİ
Hızlı tren projesi 5 yıldır takip ettiğimiz bir konu. Bu konunun Ulaştırma Bakanlığı’nın projesi çalışılan hatlar arasında tanımlanması çok önemli bir adım. Lojistik merkezimizi ihale ettiğimiz aşamalardan itibaren bu proje bir hızlı tren teminatıdır dedik. Lojistik limanlara hızlı tren projesi oluşturuluyor diye dedik. 5 yıldır bu işi takip eden birisiyim. Çok ta reklamını yapmadan takip ettik. Bugün geldiğimiz noktada Ulaştırma Bakanlığı hem Samsun-Sarp hem de Erzurum-İyidere hattının çalışmalarına başlamış durumda. Kafkaslara ve Orta Asya’ya kadar uzanan bir hat oluşturmak istiyoruz. Lojistik Limanla birlikte Karadeniz’deki ürünleri Kafkaslara ulaştırmayı, Kafkaslardaki ürünleri Rize İyidere Lojistik Limanına ulaştırılmasını sağlamak ve Karadeniz’e gelen ürünleri Orta Asya’ya kadar uzanacak bir demiryolu hattı bağlantısına ulaşmaya çalışıyoruz. Bu projeler bittiğinde ihale edilerek hizmete sunulacaktır. Rize’nin tarihi açısından çok önemli bir dönüm noktasıdır. Lojistik Liman ve Hızlı Tren projeleri Rize’yi başka bir sıklete taşıyacaktır.
“RİZE-ANTALYA UÇUŞLARI BAŞLIYOR”
Rize Artvin Havalimanı’na aletli iniş sistemi (ILS) kuruluyor. Çift yönlü bu sistem kurulmuş olacak. Bakanlığımız bunun siparişini verdi. En kısa zamanda bu sistem kurulacak. Havalimanımızın aydınlatma projesi de nihayete eriyor. Bu aydınlatma sistemi birkaç havalimanında var. Bu havalimanı ile Rize’ye müteşebbis akını var. Turizmde büyük bir ivme yakaladık. Bu yatırım zenginliğini burada gösteren havalimanı oldu. Bazı eleştiriler var. Bunların bazılarını haklı buluyorum. Bazıları haksız. Bu havalimanının sefer sayısı az demek haksızlık olur. Yeni kurulan havalimanlarına bakalım bizim seferlere bakalım. Bu net olarak görülür. Bakanımızla, Sayın Cumhurbaşkanımızla yaptığımız görüşmelerde de anlattım. Yolcumuz varsa bu yolcunun başka bir yere gitmesini istemiyoruz. Bu yolcu bizim havalimanında uçmasını istiyoruz. İzmir ve yurt dışı seferlerini koyduk. Şimdi Antalya seferlerini başlatıyoruz. Yolcu olduğu sürece bu havalimanına uçak seferleri artacak.
YAŞ ÇAY TABAN FİYATI AÇIKLAMASI
Çaykur ve Bakanlık yaş çay taban fiyatı üzerinde çalışıyor. Tarım bakanımızla görüştüm. Çay fiyatı üzerine hemşerilerimizin yüksek beklentileri olduğunu anlattım. Kamuoyunda açıklanan bazı fiyatlar var. Bunları ciddiye alabilmek çok mümkün değil. Vatandaşa şirin görüneceğim diye hesapla mantıkla alakası olmayan fiyatlar açıklanıyor olması da Rize adına hicap duyacağımız bir durumdur. Bizim sivil toplum kuruluşlarımız ve siyasal partilerimiz bir denetim fonksiyonu icra ederler. Bu denetim fonksiyonunu rasyonel ve mantıklı yapabildiğiniz sürece güçlüsünüz. Yoksa ben oturdum bir kahvehanede biri 30 dedi, biri 40 dedi biri 50 dedi bu rakamları alıp sorumluluk makamında olanların gelip açıklıyor olması abeste iştigaldir. Bazı rakamlara bakıyorum bunlar gayet makul. Bazı rakamlar inanılır gibi değil. Biz sadece geçen yıl genel seçim öncesi açıklanan çay fiyatlar ile ilgili bir eleştiri aldık. Ondan önce açıkladığımız çay fiyatları ile ilgili bir eleştiri almadık. Bu yılda çayla ilgili fiyatın müstahsilimizi tatmin edecek düzeyde çıkacağını düşünüyorum.
ÇAYKUR’A İŞÇİ ALIMI
Çaykur müracaatları almaya başladı. Yakın zamanda kurası çekilir. Her yıl eksilen personeli veya yeni bir fabrika açıldıysa oraya göre personel alımı yapılıyor. Noter huzurunda yapılan kura ile adil ve adaletli bir şekilde işe alımlar yapılıyor. Daha önce siyaset Çaykur’a alınan personeller üzerinde yürütülürdü. Biz bundan Rize’yi kurtardık. Herkes dahil oluyor. Noter huzurunda kuraya dahil olanlar ve çıkanlar işe giriyorlar.
ÇAYKUR İŞÇİLERİNE KADEMELİ KADRO
Seçim dönemim de Çaykur işçileri benim açıklamalarımı beğenmemişti. Bize itiraz ettiler ve ‘Bize bunu mu reva görüyorsunuz” dediler. Bizim söylediğimiz bir işsizlik maaşı vesilesi ile sigortalarının çalışmadıkları dönemde ödenip emeklilikleri ile ilgili problemleri ortadan kaldırmaktı. Buna çok büyük bir tepki gösterdiler. Bütün işçilerin bir anda kadroya geçirilmesi mümkün değil. Ben Çaykur’a bütün işçileri tarayan bir çalışma yaptırdım. 12, 13,15 yıl olursa ne olur diye. Bu şekilde 2030, 2035 yılında kaç kadrolumuz oluyor. Bunu bakanlığa sunacağım. Bu kademeli bir kadroya geçiş anlamına geliyor. Bu kademeli kadroya geçişle ilgili de Çaykur’a çok büyük bir maliyet çıkıyor. Çaykur’un tek başına kendisinin altında kalkamayacağı maliyetler çıkıyor. Çıkardığımız projeksiyonla 2030 yılında bu çalışma ile Çaykur’da 6 bin kadrolu oluyor. Buna finanse edilebilecek bir çözüm bulmalıyız.
“MEVSİMLİK İŞÇİLER İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Ben Çaykur işçisi kardeşlerime seçimden sonrada yaptığım konuşmalarda hep şunun sözünü verdim. Bunu bir siyasi kaygıyla söylemiyorum. O seçim döneminde bizi gören bazı arkadaşlarımız ‘size oy vermedik’ dedi. ‘Çaykur işçisiyiz ve kadro vermediğiniz için size oy vermedik’ diyenler oldu. Ben bu meseleye siyasi saikle yaklaşsam alır bu işi bir kenara koyarım ve hiç uğraşmam. Ama düşündüğüm tek bir şey var. Bu insanların 6 aylık çalışma ile geçinemeyeceğini biliyoruz. Ama bir çalışma ortamı oluşturmalıyız. İş yokken istihdam sağlanmaz. Bir şey geliştirmeliyiz. Bu yönde bir çalışma yapıyoruz.
“PAZAR VE ARDEŞEN’İN KAYBEDİLMESİNE ÇOK ÜZÜLÜYORUM”
Rize’ye gelince 2 ilçemizi geri aldık,2 ilçemizi kaybettik. Üzüntü verici olan taraf Cumhur İttifakı’nın 2 ilçeyi kaybetmesidir. Keşke Cumhur İttifakı olarak çok daha fazla ilçeye kavuşmuş olabilseydik. Pazar ve Ardeşen’in kaybedilmesine çok üzülüyorum. Oralarda planladığımız işler vardı. Adaylarımız da çok nitelikli ve kaliteliydi. Milleti suçlayacak değiliz. Kaybedilen bir seçim varsa kabahat ve suç bize aittir. Bize ait derken partinin bütün katmanları için söylüyorum. Çayeli’nde biz kazanmak isterdik. Kendi hatalarımızı gözden geçirmemiz lazım. Belli dersler çıkarmamız lazım. Siyasetimizi de vatandaşın arzu ettiği yöne çevirmemiz lazım. Rize’de bu muhasebeyi yapıyoruz. Teşkilat genelde suçlanıyor ama teşkilatlar en vefalı en cefa çeken taraftır. Genel olarak teşkilat üzerine eleştiriyi haksız bulurum. Kimi yerde teşkilat eksik kaldı, kimi yerde teşkilat içindeki birkaç arkadaşımız hata yapmıştır. Kadın kolları, gençlik kollarımızı taktire şayan bir mücadele verdi. Bu insanların hakkını yiyemeyiz. Arada çürük elmalar varsa onlarla ilgili bir restorasyon süreci yapılmalı.
0 Yorum